2 Haziran 2010 Çarşamba

Victor HUGO

Ağlamak için gözden yaş mı akmalı?


Dudaklar gülerken, insan ağlayamaz mı?


Sevmek için güzele mi bakmalı?

Çirkin bir tende güzel bir ruh, kalbi bağlayamaz mı?

Hasret; özlenenden uzak mı kalmaktır?

Özlenen yakındayken hicran duyulamaz mı?

Hırsızlık; para, malmı çalmaktır?

Saadet çalmak, hırsızlık olamaz mı?

Solması için gülü dalından mı koparmalı?

Pembe bir gonca iken gül dalında solmaz mı?

Öldürmek için silah, hançer mı olmalı?

Saçlar bağ, gözler silah, gülüş, kurşun olamaz mı?

30 Mayıs 2010 Pazar

BİR ADIN KALMALI GERİYE! /A.Hamdi TANPINAR

Bir adın kalmalı geriye

Bütün kırılmış şeylerin nihayetinde

Aynaların ardında sır

Yalnızlığın peşinde kuvvet

Evet nihayet

Bir adın kalmalı geriye

Bir de o kahreden gurbet



Sen say ki

Ben hiç ağlamadım

Hiç ateşe tutmadım yüreğimi

Geceleri, koynuma almadım ihaneti

Ve say ki

Bütün şiirler gözlerini

Bütün şarkılar saçlarını söylemedi

Hele nihavent

Hele buselik hiç geçmedi fikrimden

Ve hiç gitmedi

Bir topak kan gibi adın

İçimin nehirlerinden

Evet yangın

Evet salaş yalvarmanın korkusunda talan

Evet kaybetmenin o zehirli buğusu

Evet nisyan

Evet kahrolmuş sayfaların arasında adın

Sokaklar dolusu bir adamın yalnızlığı

Bu sevda biraz nadan

Biraz da hıçkırık tadı

Pencere önü menekşelerinde her akşam

Dağlar sonra oynadı yerinden

Ve hallaçlar attı pamuğu fütursuzca

Sen say ki

Yerin dibine geçti

Geçmeyesi sevdam

Ve ben seni sevdiğim zaman

Bu şehre yağmurlar yağdı

Yani ben seni sevdiğim zaman

Ayrılık kurşun kadar ağır

Gülüşün kadar felaketiydi yaşamanın

Yine de bir adın kalmalı geriye

Bütün kırılmış şeylerin nihayetinde

Aynaların ardında sır

Yalnızlığın peşinde kuvvet

Evet nihayet

Bir adın kalmalı geriye

Bir de o kahreden gurbet

Beni affet

Kaybetmek için erken, sevmek için çok geç

27 Mayıs 2010 Perşembe

SEVİMLİ KAHRAMANLAR'IN KANUNLARI

- Havada askıda kalan bir kimse bu durumun farkına varıncaya kadar asılı kalmaya devam eder.
- Tünel girişine benzeyecek şekilde boyanmış katı duvarlardan bazı kahramanlar geçebilirken diğerleri geçemez.
- Hareket halindeki bir kimse yoluna birdenbire katı bir madde çıkıncaya kadar hareketine devam eder İster bir toptan atılsınlar ister koşarak sıcak takipte olsunlar, çizgi film karakterlerinin momentumları o kadar mutlaktır ki onları ancak yollarına çıkan bir telefon direği ya da iri bir kaya yavaşlatabilir. Isaac Newton hareketin bu ani sona ermesini komedyen yardımcısının durması olarak adlandırmıştı.
- Bir cismin 20 kattan düşmesi için gereken zaman, onu iten veya düşüren kimsenin onu kırılmadan yakalamak için 20 katı koşarak inmesi için geçen zamandan büyük ya da ona eşittir Tabii ki böyle bir cisim hem değersiz hem de onu yakalama girişimi başarısızdır.
- Katı bir maddenin içinden geçen bir kimse arkasında vücudunun kesit ölçülerine uygun bir gedik bırakır Kaçmaya çok hevesli korkudan ödü patlamış dikkatsizlerin özelliğidir Arkalarında pastadan kesilip alınmış gibi mükemmel bir delik bırakırlar.
- Hız arttıkça nesneler aynı anda birden fazla yerde bulunabilir Bu, bir karakterin başının, özellikle yumruk yumruğa dövüşme sırasındaki kavga bulutunun çeşitli yerlerinden aynı anda görünmesidir.
- Her şey bir örsten daha hızlı düşer.
- Korku anında bütün çekim kanunları etkisiz hale gelir Bir hayaletin veya düşmanın karakteristik sesi dimdik havaya sıçrama hareketini başlatır ve bu hareket genellikle bir avizenin kordonunda, bir ağacın tepesinde ya da bayrak direğinin ucunda son bulur.
- Bir kedi içinde bulunduğu kabın şeklini alır.

Garfield çizgi film kahramanı

Garfield, 19 Haziran 1978'de gazetelerde yayınlanmaya başlayan; tembel bir kedinin maceralarını anlatan bir karikatür dizisinin ve dizinin kahramanı olan kedinin ismidir. Garfield kısa sürede çok sevilmiştir. 1985 - 1987 yıllarında tanınmışlığını tam yitirmeye başlamıştı ki 1988 yılında çizgi filmlerinin bir kısmı yapıldı. 1990'larda ise bu çizgi filmler yayınlanmaya başladı. Garfield eski popüleritesini geri kazandı. Adına birçok anlaşma yapıldı defter, kitap, silgi ve oyuncakları da bunlardan birkaçı. Garfield 1992'de karikatür olmaktan çıkıp evlerimize çeşitli şekillerde girdi çizgi film, kalem, kitap, silgi gibi birçok ürünü ile çocuklar üzerinde büyük bir yer edindi. 2002 yılında Garfield'in ilk filmi yapılarak yayınlandı. Bu filmde Garfield, animasyon olarak çizilmişti. 2006 yılında "Garfield 2" gösterime girdi. 1996 yılında ABD ordusu tarafından yeni kurulan bir üssün maskotu olarak kullanılmak istenilse de buna izin verilmedi sadece bunlardan biri. 26 Kasım 2007'de Türkiye'de 3. versiyonu 'Garfield Gets Real' Garfield geri gönüyor olarak beyazperde de yerini aldı. Bu filmin diğer 2 film ile ilgisi olmaması ve 1997 yılındaki gibi Garfield ve arkadaşlarının olduğu bir filmdir. Ayrıca Garfield sokağından dışarı çıkmayı ilk filmde Odie için başarmıştır. 29 Ağustos 2008 tarihinde ise Garfield in en son filmi olan "Garfield Fun Fest" vizyona girmiştir

Garfielt çizgi film karakterleri;

Garfield

Jim Davis imzalı 'Garfield' çizgi bant dizisinin baş karakteri Garfield'dir. Aşırı kilolu, turuncu renkli, tembel bir kedidir. Yemek yemekten, uyumaktan, Jon'un yemeğini aşırmaktan, masa altından Odie'ye tekme atarak acı çektirmekten hoşlanır. Lazanya yemeye bayılır.



Gecenin bir yarısında tel örgünün arkasında bulunan ama bizim göremediğimiz komşuları eğlendirmeyi (canlarını sıkar desek daha doğru olur) sever. Onlar da cevap olarak çeşitli nesneleri üzerine fırlatarak Garfield'i taciz ederler. Örümceklerden nefret eder. Top haline getirdiği gazete tomarıyla örümceklere vurarak onları yok etmeye çalışır. Garfield'ın gazete sayfalarında ilk boy gösterişi, 19 Haziran 1978'de gerçekleştiği için bu tarih onun doğum günü kabul edilir.



Jon Arbuckle

Garfield ve Odie'nin sahibi olan Jon Arbuckle, kelimenin tam anlamıyla beceriksiz, sakar ve beyinsiz birisidir. Garfield'ın ana besin kaynağı ve konuşma partneri odur. Garfield'e zaman zaman iğrenç şakalar yapar. Hayatını çizgi roman çizerek kazanır. Serinin ilk dönemlerinde onun mesleği net olarak ortaya konulmamıştır ama özellikle 'Garfield and Friends' adlı animasyon dizide Jon'un esas işinin çizgi roman çizerliği olduğunu görürüz.



Garfield'ı doyurabilmek için çok fazla para kazanmak zorundadır ki, bu hiç de kolay bir iş değildir. Zaman zaman Garfield gibi onun da can sıkıntısı çektiği olur. Tıpkı Garfield gibi o da, yeni çorap satın almak, ayak tırnaklarını kesmek gibi can sıkıcı işlerle başa çıkmanın 'eğlenceli' yollarını bulur. Noel'de yayınlanan bir bölümde Jon'un tam adının Jonathan Q. Arbuckle olduğu gösterilmiştir. 'Garfield'ın sinema filmlerinde Jon rolünü Breckin Meyer oynadı. Bu karakterin televizyonda ilk göründüğü bölüm 'Here Comes Garfield'; en son göründüğü bölüm ise 'The Ocean Blue'dur.



Odie

Sevimli ama entelektüel açıdan birikimsiz sarı kürklü ve kahverengi kulaklı bir tazı köpeğidir. Kocaman bir dili olan normal bir ev köpeği olarak portresi çizilir. Serideki konuşamayan tek karakterdir. Bu yüzden onun konuşma balonları boştur. Bir keresinde konuşma balonunda 'Açım' şeklinde düşündüğü görülmüştür. Televizyon dizisinin bazı bölümlerinde bazen 'Ta-da!', 'Huh?' gibi bazı şeyler söylediği görülür. En çok söylediği şey ise 'Yeah, yeah, yeah!'tır. Seriyi temel alarak hazırlanan iki sinema filminde Odie karakteri, kısa bacaklı bodur Alman köpeği olarak gösterilmişti. Bu karakterin televizyonda ilk göründüğü bölüm 'Here Comes Garfield'; en son göründüğü bölüm ise 'The Ocean Blue'dur.

İLK SÜPERMAN 317BİN DOLARA SATILDI!

Resimde gördüğünüz çizgi roman Süperman(Superman)’ın ilk sayısı.




1938 yılında yayınlanan Süperman’ın ilk sayısı internette yapılan açık arttırmayla tam 317 bin dolara satıldı.
Dergi 2 hafta önce satışla çıkarılmıştı ve 89 kişi teklif sunmuş, dergiyi en yüksek teklifi verip satın alan abi ismini gizli tutmuş.
1938 yılında Amerika’da 10 sente satılan Süperman 2009 yılında 317 bin dolara alıcı bulmuş oldu. Superman’i, Jerry Siegel ve Joe Shuster adlı iki Amerikalı genç çizmişti.

23 Mayıs 2010 Pazar

SPONGE BOB

SüngerBob KareŞort, Nickelodeon kanalı için Stephen Hillenburg tarafından yaratılmış bir çizgi filmdir.

SüngerBob dizinin esas karakteridir. 23 yaşındadır. Çok şeker ve iyi kalplidir. Dizisi ise komik olmakla birlikte şarkılar da söylenir. Süngerbob'un soyadının Karepantalon olmasının sebebi kare bir pantolon giymesidir.Gömleği ve kravatıyla dikkat çeker. Kendisi Bikini Kasabası'nın en gözde restoranında aşçıdır. Çok iyi Yengeç burger yapar. Bikini Kasabası'nda herkes onu sever.En iyi arkadaşı Patrick Yıldız'dır.
SüngerBob'u Türkçe dilde Murat Prosçiler seslendirmektedir. Bir ara ayrılmıştır ama sonra geri dönmüştür. Eski seslendiricinin seslendirdiklerini de seslendirmiştir.devamı

22 Mayıs 2010 Cumartesi

POKEMON


Ash Ketchum, geleceğin büyük eğitmeni olacaktır. 10 yaşına bastığı gün Pokémon'unu alacağı için çok heyecanlıdır. Sabah biraz geç kalır haliyle, koşarak Profesör Oak'ın labaratuarına koşar. Profesör Oak Pokémonlar hakkında detaylı bilgiye sahiptir. Adı üstünde, bir profesör. Profesör Oak ona geç kaldığını ve de bütün Pokémonların alındığını söyler. Ama bir Pokémon kalmıştır, Pikachu. Fakat bu Pokémon hiç söz dinlemez, hatta Pokétopu'na bile girmez. Ash ise çaresiz kalmıştır, kabul eder. devamı